12 Eylül 2020 Cumartesi

Karkın Boyu

 

Karkın boyunun Şecere-i Terakime’ye göre tanımlanmış tamgası.

            Kızık gibi bazı bakımlardan diğer boylardan ayrılan ve bu sebeple Kalaç (Halaç) adıyla da anılan Karkın boyu Kâşgarlı Mahmud’un listesinde bulunmamaktadır. Bununla beraber Anadolu’da altmış iki yer bunların adını taşıyordu. Yirmi dört Oğuz boyu arasında beşinci sırada yer alan Karkınlar Anadolu’nun fetih ve iskânında önemli rol oynamışlardır. Nitekim Türkiye’nin geniş bir kesimine yayılan boya ait sekiz köy Sivas, altı köy Karahisar-ı sâhib (Afyon), altı köy Saruhan (Manisa) ve dört köyde Karesi (Balıkesir) sancaklarında bulunmaktaydı.[1] Kaynaklardan, Karkınlar’ın adı geçen sancaklara bilhassa XII-XIV. yüzyıllarda kümeler halinde yerleştikleri anlaşılmaktadır.

Karkınlar’a Yıldız Han’ın oğullan arasında yer veren Reşîdeddin (XIV. yüzyıl başları) ülüşünün “sağ umaca”, ongununun tavşancıl olduğunu belirttiği boyun damgasını da vermektedir. Yine aynı müellif Karkın’ın “çok ve doyurucu aş” manasına geldiğini de belirtir. XV. yüzyılın birinci yarısında yaşamış olan Yazıcıoğlu Ali ise Reşîdüddin’in Karkınlar hakkında yazdıklarını eserine aynen almıştır. Ebulgazi Bahadır Han ise Karkın boyunun manasını “aşlı” olarak vermiş ve ongununu ise “sürbikti” olarak vermiştir.[2]

Anadolu’daki Karkın oymakları içinde nüfus bakımından en önemlileri Halep Türkmenleri ile Dulkadirli ulusu içinde ve Hamîdili’nin Eğridir kazasında bulunmaktaydı.[3] Bunlardan Halep Türkmenleri arasındaki Harkın oymağının XVI. yüzyılda Antep yöresinde yurt tuttuğu görülmektedir.

XVII. yüzyılın ortalarından itibaren bu oymağın bir kısmı yerleşik hayata geçmiş, bunun sonucunda Oturak Karkın ve Göçer Karkın olmak üzere iki kol ortaya çıkmıştır.[4] Günümüzde Uşak ilinin Banaz ilçesine bağlı Büyük Oturak ve Küçük Oturak köyleriyle demiryolu üzerinde Oturak adlı istasyon vardır.[5] Daha sonraki yüzyıllarda bu kollardan Göçer Karkınlar’ın aynı yörede ve belki de diğer yörelerde yerleşik hayata geçtikleri tahmin edilmektedir.

Dulkadirli ulusu içindeki Karkınlar ise nüfusça Halep Türkmenleri Karkınları’ndan daha fazla idi; ancak onlar da toplu bir halde değil muhtelif kollara ayrılmış bir şekilde bulunmaktaydılar. Bu Karkın kollarından en büyüğü, Dulkadirli elinin en tanınmış boylarından Dokuz’un (diğer adı Bişaniul; şimdi Beşenli) bir obasını meydana getirmekteydi. Bu durum iki teşekkül arasında kabileci bir akrabalık olduğu şeklinde yorumlanabilir.

Dulkadirli ulusu içinde yer alan bu grup daha sonra İfrâz-ı Zulkadriyye oymakları içerisin de görülmektedir. Diğer bir Karkın kolu da Dede Kargın adlı bir şeyhin Göksun’da bulunan zaviyesine hizmet etmekteydi. Hacı Bektâş-ı Velî Vilâyetnâme’sinde geçen “Dede Garkın” büyük ihtimalle aynı şahıs olmalıdır.[6] Bugünkü Göksün halkı ne Dede Kargın ne de zâviyesiyle ilgili bilgiye sahiptir. Bunların yanı sıra Diyarbakır yöresinde Bozulus Türkmenleri arasında üç obaya ayrılmış, nüfusca az Karkın obaları görülmektedir.

XVI. yüzyılda Birecik yöresiyle Mardin’in güneyinde Dede Karkın adlı köyler vardı; günümüzde ise Malatya’nın Yazıhan ilçesine bağlı aynı isimde bir köy bulunmaktadır.[7] Ancak bu ünlü Türk velisinin mezarı büyük bir ihtimalle Göksun’daki zaviyesin dedir. Yine Malatya’ya bağlı Türkmen cemaatleri içinde Carsten Niebuhr’un 1000 çadır olarak bildirdiği bir Dede Karkın cemaati daha vardı. Bu grup 1734 yılında Alacahan’a iskân edilmek istenmişse de daha sonra bundan vazgeçilmiştir.[8]

Günümüzde Kerkük’e bağlı büyük nüfusa sahip Türkmen ilçesi Tuzhurmatu’da Harbende adı ile tanınan bir topluluk yaşamaktadır. Saatçi’ye göre bu “Harbende adının Harbendelü den geldiği düşünülmekte içlerinde Karkın boyuna mensup oymaklarında yer aldığı düşünülmektedir”.[9] Aynı şekilde Antep yöresinde 100 gadirlik bir Dede Karkın oymağı yaşadığı gibi XIX. yüzyılın ikinci yarısında da Saruhan sancağında Dede Karkınlı oymağı mevcuttu. Öte yarıdan Hamîdili (İsparta-Burdur illeri) sancağının Eğridir kazasında 250 vergi nüfuslu oldukça büyük bir Karkın oymağı daha vardı.[10]

Kaynaklarda bu Karkın oymağının Karamanlı boyuna tabi olduğu bildirilmektedir. Ayrıca Tekeili (Antalya), İçel, Tarsus ve Adana sancaklarında Karkın oymakları görülmekteyse de bunların nüfusları azdı. 1102(1691) yılında Rakka eyaletine yerleştirilen Beydili obaları arasında muhtemelen Antep yöresindeki Göçer Karkınlar’ın kolu olan bir Karkın obasının adı geçmektedir.[11]



[1] TDV İslam Ansiklopedisi, Faruk Sümer, “Karkın” maddesi,  C:24 s.499.

[2] Ebulgazi Bahadır Han, a.g.e., s.50.

[3] Sümer, a.g.e., s.306.

[4] TDV İslam Ansiklopedisi, Faruk Sümer, “Karkın” maddesi,  C:24 s.500.

[5] Gündüz, a.g.e., s.148.

[6] TDV İslam Ansiklopedisi, Faruk Sümer, “Karkın” maddesi,  C:24 s.501.

[7] Sümer, a.g.e., s.307.

[8] Saatçi, a.g.e., s.34.

[9] Saatçi, a.g.e., s.35.

[10] Gündüz, a.g.e., s.151.

[11] Sümer, a.g.e., s.307.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Şehir ve Merkez: Ravenna, Constantinople ve Charlemagne arasında

  Classe, Ravenna'daki bazilika Sant'Apollinare'den mozaik detayı, altıncı yüzyıl.  Alamy. Ravenna'daki San Vitale kilisesin...

Öne Çıkanlar